Ugur Ozaltin Makaleleri
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

Arama
 
 

Sonuç :
 


Rechercher çıkıntı araştırma

En son konular
» BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPaz Ağus. 19, 2012 2:17 pm tarafından Admin

» NEDEN ÇOK ÜZGÜNÜM
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPerş. Haz. 07, 2012 4:17 pm tarafından Admin

» KATİLLİK NERDE BAŞLAR
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPtsi Haz. 04, 2012 4:24 pm tarafından Admin

» SOR SORUYU
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptySalı Mayıs 29, 2012 12:20 pm tarafından Admin

» ÜSTÜN DÖKMEN DÖKTÜRDÜ
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyÇarş. Mayıs 16, 2012 11:50 am tarafından Admin

» PARA ZAAFI
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPtsi Mayıs 14, 2012 5:50 pm tarafından Admin

» KUL HAKKI
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPerş. Mayıs 10, 2012 2:49 pm tarafından Admin

» DECCAL CENNETİNİ İSTEMİYORUM
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyCuma Mayıs 04, 2012 2:06 pm tarafından Admin

» OKUMAK ÇÖZMEKTİR
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPerş. Mayıs 03, 2012 12:34 pm tarafından Admin

En son konular
» BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPaz Ağus. 19, 2012 2:17 pm tarafından Admin

» NEDEN ÇOK ÜZGÜNÜM
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPerş. Haz. 07, 2012 4:17 pm tarafından Admin

» KATİLLİK NERDE BAŞLAR
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPtsi Haz. 04, 2012 4:24 pm tarafından Admin

» SOR SORUYU
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptySalı Mayıs 29, 2012 12:20 pm tarafından Admin

» ÜSTÜN DÖKMEN DÖKTÜRDÜ
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyÇarş. Mayıs 16, 2012 11:50 am tarafından Admin

» PARA ZAAFI
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPtsi Mayıs 14, 2012 5:50 pm tarafından Admin

» KUL HAKKI
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPerş. Mayıs 10, 2012 2:49 pm tarafından Admin

» DECCAL CENNETİNİ İSTEMİYORUM
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyCuma Mayıs 04, 2012 2:06 pm tarafından Admin

» OKUMAK ÇÖZMEKTİR
KORKUSUZ SELİM  (29) EmptyPerş. Mayıs 03, 2012 12:34 pm tarafından Admin

Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama
Tarıyıcı
 Kapı
 Indeks
 Üye Listesi
 Profil
 SSS
 Arama

KORKUSUZ SELİM (29)

Aşağa gitmek

KORKUSUZ SELİM  (29) Empty KORKUSUZ SELİM (29)

Mesaj  Ayhan Sarıkaya Salı Eyl. 07, 2010 12:49 pm





Aylin, sabah erken gelip semt pazarında kendisine boş yer bulmaya çalıştı. Elindeki küçük çanta, ekmek teknesiydi onun için.Dün geceden bijuteri malzemelerini özenle hazırlayıp çantasına yerleştirdi.Gece geç saatlere dek uykusuz kalma pahasına;odasında kolyeler,küpeler ve diğer takılardan bir çoğunu kuyumcu titizliği ile değişik aksesuarlar ortaya çıkarmaya özen gösterdi.Bu çalışmalarını istinasız her gece yapmak zorundaydı.

Uykusuz kalıyor,çalışmaktan parmaklarının uçları sızlıyordu ama hiç önemli değildi.Ayakta durmak;kurda kuşa yem olmamak çok önemliydi.Mücadeleyi bıraksa başına gelebilecekleri az çok tahmin edebiliyordu.Kötü senaryolar yapmasa da düşüncesi, bile insanı yıkıp perişan etmeye yetip de artıyordu bile.

Bir hafta önceki kavga olayından sonra pazar yeri arayışına başladı.Bazı işlek pazar yerlerinde boş yer bulması oldukça zordu.Her ne kadar açacağı tezgah,küçük olmasına rağmen yine de tersliklerle karşılaşıyordu.Eğer iş yapan başka bijuterici varsa tezgah açmakta zorlanıyor,açsa da rekabet sisteminin acımasız kuralları karşısında şaşırıyor; aynı malı satanlar arasında kıyasıya yarış oluyordu.Bu da para kazanmasında büyük engel oluşturuyordu. Her şeyin farkındaydı, bir şeyler başarabilmek için. Pazar ortamının değişmeyen kurallarına boyun eğmek zorunda olduğuna inanmıştı artık. Tek başına mafyaya karşı gelemezdi. Pazarda tezgah açmak için şimdi mafyaya ihtiyacı vardı,kurallar böyle işliyordu çünkü.Öyle de yaptı.Öğrenmişti artık kimin ne olduğunu.Kim mafyalık yapıyor,kim gariban az çok anlar olmuştu.

Ezilip büzülmeden erkekçe tavırlarıyla Sarı Metin’in sebze tezgahının yanına gitti.

Sarı Metin, Orta boylu sarışın biriydi. Herkes, kendine “mafya”lığı yakıştırınca; gerçekten mafyalık rollerini kusursuz yerine getirdiğini sanıyordu. Silahsız dolaşmazdı. Her daim beli şişkin dururdu. Şişkinliğini ceketi bazen de gömleği ile örtmeye çalışırdı. Gerile gerile, kollarını aça aça paçalı Denizlili horozları gibi yürüdüğünde;etrafını yan gözle dikizler,etrafı kolaçan ederdi.Yaz sıcaklarında bile bazen ceket giyer,silahını ceketinin altına kamufle etmekten hoşlanırdı.Sayısız kez hapishaneye girip çıkmışlığı kendisine güven kazandırmıştı,pazar ortamında.

Herkesin, belaya bulaşmaktansa; “Metin baba” diye karşısında eğilmeleri onu çok mutlu ediyordu. Meydan onundu artık. Zabıtalara bile bıçak çekmiş, korkusuzluğunu böylece cümle aleme göstermişti. Kendi kanunlarını rahatlıkla uyguluyordu artık.İlk kez pazara gelip de yer açmak isteyenler,kesinlikle Sarı Metin’in onayını almaları gerekiyordu.Sarı Metin,belirlediği haracını aldıktan sonra ne yapıp yapıp yeni gelenleri mağdur etmez,onlara tezgah yeri bulurdu.Pazarın içerisinde bulamadıysa;yasak olmasına rağmen yol kenarından bile ayarlardı.Zabıta suskun kalır,görmemezlikten gelirdi.İşin sonunda Sarı Metinle uğraşmakta vardı.Böyle bir riske girmeyi kimse göze almak istemezdi.

Aylin, Sarı Metin’in tezgahının önünde dikildi. Pazar “babası” ise tezgahındaki marullara, maydanozları temizlemekle meşguldü.Sararan yapraklarını koparıp atıyor,lastikle bağ yapıp düzgünce tezgahın üzerine istif ediyordu.Onun bu yaptığı iş kara para aklamak gibiydi.Mekanı belli olsundu yeter ki.

Aylin’i tezgahın yanına geldiğini gördüğü halde görmemezlikte geldi. Müşteri olmadığını zaten biliyordu, kendisine işi düştüğünü sezinlemekte zorluk çekmedi.

Aylin:

-Hayırlı işler Metin ağbey!

Metin, yeni fark etmiş gibi ondan tarafa döndü.Dönmesiyle birlikte kasılması bir oldu.”Babalara” yakışır bir edayla:

- Buyur bacım! Bir derdin mi var?

Aylin, erkeksi tavırlara bürünerek:

- Olmaz mı ağabeyim! Hem de çok büyük!.

Çözülemeyen büyük işleri halletmek tam da Sarı Metin’e göreydi. Elindeki maydanoz demetlerini, tezgahın üzerine bıraktı; bütün dikkatini Aylin’e veriyormuşçasına:

- Emret bacım, sıkıntın nedir?

-Ne olacak ağabey, tezgahımı açmak için boş yer aramaktayım.

Hemen yerinden fırlayıp:

- Beni takip et! Dedi.

Onun arkasında pazarın içerinde dolaşıyorlardı. Boş yer bulamayacağını anlayınca her zamanki yaptığı metodu uygulamak zorunda kaldı. Giyim satan emekli, yaşlanmış iki kişinin tezgahını ileri geri, sağa sola çektirerek küçülttü.Emekli pazarcılar,çaresiz verilen emre uymak zorunda kaldılar.Onlar da biliyorlardı ki,pazar ortamı memurluğa ya da iş yerine hiç benzemiyordu.Buraların havası çok farklıydı.Masa başında oturup da çaycıdan çay getirmesini istemenin kolaylığı yoktu maalesef.Buraların amiri,çok farlıydı;beli silahlı,eli bıçaklı kanun dışı birisiydi.Ona itaat etmek zorundaydılar.Şimdi karşılarındaki silahlı amirlerinin dediklerini aynen uyguladılar.

- Peki Metin baba! Sen nasıl istersen öyle yapalım!Tezgahı kaldır de kaldıralım!

Sarı Metin’in hoşuna gidiyordu, pazarcı esnafının karşısında iki büklüm olmaları. Onların haklarına zarar vermiyormuş edasıyla:

-Fazla rahatsız olmayın! Sadece birer metre yerlerinizi daraltırsanız, bu gariban bacımıza da yer açılmış olur!

Aylin, dört tane sebze kasasının üzerine Metin’in getirdiği kalın kartonları serdi.

- Çok sağ ol Metin ağabey!

Metin,büyük iş başarmanın verdiği böbürlenmeyle kollarını gere gere tezgahının başına yöneldi.Göz ucuyla da etrafı çaktırmadan süzüyordu..Tekrardan maydanoz bağlarını terbiye etmeye başladı.Arada bir dudağının arasındaki sigaranın dumanını etrafa savuruyordu.

Aylin, biliyordu ki;Sarı Metin “baba”nın yaptığı bu kıyağın karşılığı olan parayı, akşam pazar dağılmadan önce gelip alacağını.




DEVAM EDECEK!

Ayhan Sarıkaya

Mesaj Sayısı : 207
Kayıt tarihi : 24/07/09

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz